Ek Servisler: Bir teknoloji uzmanı olarak aydınlatma tasarımcısı
LED’ler gün geçtikçe, endüstrinin ürün sunumlarında daha baskın hale geldikçe, LED teknolojisi de ilerlemeye devam ediyor ve “yavaşlamayacak” gibi görünüyor.
Aydınlatma tasarımcıları ve aydınlatma üreticileri için ise bu durum; en son teknik bilgileri-LED bileşen uygunluğunu takip etme gibi işler anlamında endişe ve hayal kırıklığını da beraberinde getiriyor.
Bu hayal kırıklığı özellikle, New York’ta düzenlenen LEDucation (LED eğitimi) isimli, yarı iletken aydınlatma (SSL) ürün gösterimlerinin olduğu seminer serilerinde oldukça belliydi.
Aslında şu ana kadar SSL’ler ile uyum daha önce hiç bu kadar iyi olmamıştı. Sektördeki tüm bu mücadele, aydınlatma tasarımcısının hangi derecede bir “teknoloji uzmanı olması gerektiği” konusunda devam ediyor. Örneğin bir aydınlatma tasarımcısı, siyah cisim eğrisinde LED’lerin olduğu tüm incelikleri bilmeli mi? Daha da önemlisi, bu tip bir teknik bilgi ve soru; aydınlatma tasarımcısının aydınlatma tasarımı çözümlerinde odağını değiştirir mi?
Son birkaç yıldır, endüstrinin yeni kaynakları da piyasaya sunmasından ve SSL’lerin teknik özellikleriyle koordine edebilmek için en iyi uygulamaları bulmak üzerine çalışmalar olduğundan beri, birçok kontrol listesi ortaya çıktı. Böylelikle tasarımcılar farklı ürün serilerini değerlendirmek durumunda kaldılar. Bu oldukça yardımcı bir başlangıç oldu ancak LEDeducation seminer bölümlerinden birinde (“Focusing on the Problems with the Execution of Integrating LEDs into the Built Environment”) altı çizildiği üzere bu ilk metrikler -her watt başına düşen lümen, LM-79 LM-80 uyumu- artık yeterli değil.
Bunun yerine, tasarımcıların, renk oranı-istikrar, kontrol edilebilme-parlama olmadan dim’leme kolaylığı gibi daha spesifik bir ölçümler dizinine ihtiyaçları var.
Aydınlatma tasarımcıları, itibarları için, bu teknik farkındalık noktasına artık ulaştılar çünkü geçtiğimiz 10 yılı-gerçek projelerde tüm bu süreç zamanlaması oldukça sıkıntılı olsa da- SSL ürünlerini öğrenme konusunda kendilerini eğiterek geçirdiler.
Jan&Brooke Luminae’den Brooke Silber, Focus Lighting’den Paul Gregory, Benya Burnett Consultancy’den Jim Benya ve aydınlatma üreticisi Cree’den Gary Trott gibi aydınlatma tasarımcılarının katıldığı LEDucation seminerinde panelistler tasarımcıların karşılaştığı zorluklara da değindiler. Bu zorluklar günlük çalışmalarda belli LED ürünlerini nasıl anlamaları gerektiği ve ortaya çıkan teknolojinin olası risklerini müşteriye anlatabilmek gibi konuları içeriyor. Benya, mum, kolerasyonlu renk ısısı, CRI, R9 değerleri, titreme ve parlaklık yayılımı gibi alan-ölçümlü metriklerin ürünlerin performanslarını ölçmede en yararlı kriterler olduğunu söylüyor.
Metriklerin ötesinde, bir tasarımcının sorumluluğu da değişiyor. Aynı seminerde panelist Gregory; şu anda bir tasarımcı için çalışmada “neyi spesifik hale getirdiklerinin” her şeyden daha önemli halde geldiğini söyledi. Eğer üretici tasarımcıya bir örnek-bilgi sağlamazsa o zaman tasarımcı test edilmemiş ürünlerle ilgili, patronunu ya da müşterisini bilgilendirmekle yükümlü.
Bu tasarımcı-müşteri karmaşası sorumluluk ve sözleşme sürecinin doğasını da değiştiriyor. Kaynak ve armatürlerle ilgili bir sorun çıktığında sorumluluğun nerede olduğu noktasında tartışma yaratacak bir kapı açıyor. Bu tasarımcının hatası mı? Üreticinin mi? Bileşen üreticisinin mi? Ucuz ürünün mü? Geldiğimiz bu noktada net bir cevabımız bulunmuyor…
Aydınlatma camiası arkasındaki ürünlerle ayakta kaldığı için; güvenilir, geçerli, kolay ulaşılabilen ürünler ve ürün literatürü bu tartışma için anahtar noktaları oluşturuyor. Risk olan sadece yeni bir teknolojinin adaptasyonu değil aynı zamanda tasarımcının asıl odaklanması gerektiği konu olan “aydınlatma tasarımı” için zaman kaybetmesidir.
Yazı: Elizabeth Donoff
Haber kaynağı: http://www.archlighting.com/industry/comment/additional-services-the-lighting-designer-as-technology-expert_o