Hayatımızı değiştirebilecek bir teknoloji: Li-Fi
Li-Fi ilk kez “TED Talk”ta (TED Konuşması) kamuoyu ile tanıştırılmıştı. TED Talk, şu ana kadar 1.6 milyondan fazla izlendi ve Li-Fi BBC, New York Times, TIME Magazine, CNN International, ZDF, CNBC’de gösterildi. Ortaya çıkan Li-Fi teknolojilerinin sahip olduğu yüksek potansiyele, ekonomik ve sosyal etkilerine değinildi.
Li-Fi teknolojisi, veriyle iletişime geçmek için var olan radyo frekansı spektrumu yerine ışık dalgalarını kullanır. Li-Fi iki-yönlü, ağ örgülü, mobil ve yüksek hızlı veri iletişimi teknolojisidir. Şu anda var olan Wi-Fi’yi tamamlar. Ayrıca daha fazla kapasite, güvenlik ve enerji verimliliği gibi ek faydalar da sağlar.
Görünebilir ışık spektrumu (390 THz kadar) devasa olmakla birlikte, lisans ücretsiz, güvenli ve sağlamdır. LED ışıklar ve foto dedektörler gibi cihazlar ucuzdur ve ortak kullanımdadır. Li-Fi teknolojisi de odalarda ve binalarda hali hazırda var olan aydınlatma sistemini kullanabilir.
Li-Fi nasıl çalışıyor?
Bir odanın tavanında Li-Fi çipi yerleştirilmiş bir LED lamba Li-Fi erişim noktasını oluşturur. Son gelişmelerle birlikte artık tüm Li-Fi erişim noktaları; optik attocell ağı oluşturmak için koordine edilebilir. Bu durum, yüksek bilgi yoğunluğu verir ve erişim noktalarının birleştirici bir network ağı yaratmasına olanak tanır. Böylelikle kullanıcı odada ya da binanın içinde hareket ettikçe çoklu kullanımlı erişim imkanı sunar.
Edinburg’daki Li-Fi Merkezi’nde veri aktarım hızı, 2 metrelik mesafede 3.5 Gbit/s, gerçek zamanlı video akışı ise 10 metrelik mesafede 1.1 Gbit/s olarak gösterime sunuldu. Merkezdeki ekip aynı zamanda farklı renklerde LED lazerlerin, aydınlatma cihazı olarak kullanıldıklarında, 100 Gbit/s’a kadar ulaşılabildiğini de gösterdi. Lazer LED’ler kitlesel aydınlatma pazarında hala yer bulamasa da ileri teknoloji araba farları gibi, bazı niş uygulamalarda, kullanılıyorlar.
Dahası, 2014 yılında, Li-Fi R&D Merkezi; satışa hazır bir güneş pilinin 15 Mbit/s gibi yüksek veri oranına ulaştığını da göstermişti. 2015’te yapılan en son araştırmada Li-Fi’deki tekli foton çığ diotları (SPAD) ilk kez gösterildiklerinde en yüksek alıcı duyarlılığına ulaşmayı başardılar. Bu duyarlılık, düşük ışığın gerekli olduğu durumlar için yeni uygulamalar geliştirilmesine olanak sunuyor. Bunlar yeni, küçük, düşük güçle çalışan Li-fi cihazları ve gelecek için büyük bir potansiyele sahipler.
Ortaya çıkan Li-Fi endüstrisi
Bağımsız market araştırmacılarına göre, Li-Fi’nin gelecekte günlük yaşamımıza önemli etkisi olabilir. Araştırmacılar 2018 yılında Li-Fi’nin 9 milyarlık global bir endüstri olacağını öngörüyor. Yeni aydınlatma servislerine istek ve daha fazla bilgi için talep var. Gelecekte aydınlatma sistemleri; basit bir oda ya da bina aydınlatmasına ek olarak fonksiyonlar ve servisler de sağlayacak.
Li-Fi Araştırma ve Geliştirme Merkezi
Li-Fi merkezi 2013 yılında Edinburgh Üniversitesi’nde kuruldu. Merkezin araştırmacıları ve geliştirme mühendisleri; yeni Li-Fi endüstrisini; “endüstri” ile kuvvetli ilişkiler kurarak kolaylaştırmayı planlıyor. Li-Fi merkezi, TRL 7 seviyesinde Li-Fi platformu teknolojileri üretiyor.
Merkez, UK’nin önde gelen fotonik cihazlarını ve iletişim teknolojilerini çevirmek için eşsiz bir platform sistemi sunuyor. Li-Fi; veri merkezleri, internet, güvenlik, veri erişimi, sağlık monitör sistemleri, akıllı şehirler, trafik yönetimi, akıllı evler, büyük binalarda iç mekân navigasyon sistemleri, yeni 5G/6G mobil iletişim ağları gibi tamamen yeni birçok uygulama için büyük bir potansiyel taşıyor.
pureLiFi Şirketi
Li-Fi’yi hayata geçiren şirket olan pureLiFi; bu yeni ağ sistemini ve çoklu-kullanımlı teknolojileri 2015’te piyasaya sunduğu Li-Flame ürünü ile hayata geçiriyor. Bu üründen önce çıkarttıkları Li-1st; ise 2013 yılında piyasaya sunulmuştu.
Uygulamalar
Li-Fi’nin, Wi-Fi’nin uygun olmadığı ya da yükselen talepleri karşılayamadığı, kapasitesinin yetmediği ortamlarda kullanımı oldukça uygun. Bu örnekler şöyle olabilir:
Hastaneler, şirket merkezleri, yurt güvenlik ajansları gibi güvenli veri değişiminin olağanüstü olması gereken ayarlamalar.
Yüzlerce aletin ve makinenin merkezi sunuculara devamlı ve güvenilir bağlantıya ihtiyaç duydukları modern üretim tesisleri.
Radyo frekansı iletişim sistemlerinin antenlerinin elektro manyetik radyasyonunun; patlamaya yol açabileceği rafineriler, petrol platformları, petrol istasyonları gibi doğal olarak güvenli olması gereken yerler.
Fotoğraf: Prof. Harald Haas/ Edinburgh Üniversitesi Mobil İletişimler Başkanı
Haber kaynağı: http://light2015blog.org/2015/06/30/li-fi-an-enabling-technology-that-can-transform-our-lives/