Close

26/08/2016

Ekranlar her yerde: Mavi ışık beynimizi nasıl etkiliyor?

BlueLightMuhtemelen bunu biliyorsunuzdur ancak akıllı telefonlarınız parlak mavi bir ışık yayar ve bu da, günün en parlak saatlerinde dahi, ekranın üzerindekileri okumanıza olanak tanır. Fakat bu cihazlarda ışık günün saatlerine göre ayarlanmaz ya da tamamen kapanmaz. Yani devamlı bir şekilde yayılmaya devam eder. Bu durum sadece akıllı telefonlarınızda değil, diz üstü bilgisayarlarınızda, televizyonlarda ve diğer cihazlarda da böyledir. Buradaki problem ise bu güneşin parlaklığını taklit eden ışık; beyninize geceyi bile gündüzmüş gibi algılaması konusunda karışıklık yaşatır. Bu da beyninizin melatonin salgılamasını durdurur ki bu hormon bizleri uykuya hazırlar. Bu hormonun salınımının durması uykuya geçmenizi engeller. Bu yüzden uzmanlar yatmadan en az iki saat önce tüm ekranları kapatmanızı özellikle tavsiye ediyor.

Melatonin beyninizde, pineal gland adındaki küçük bir organ tarafından salgılanır. İnsanların mavi ışığa maruz kaldıkları sürece neden uyanık kaldıkları üzerine yapılan araştırmalar sürecinde Melanopsin adında bir foto-alıcı da keşfedildi. Bizler uzun zamandır görüşümüzü sağlayan cone’lar ve rod’lar konusundaki bilgi sahibiyiz. Ancak Melanopsin yakın bir zamanda, mavi ışığa duyarlı olan retinal ganglion hücrelerinde keşfedildi. O zamandan beri deneysel araştırmalar gösteriyor ki yatmadan önce cep telefonunu kullanan ortalama bir insan, uykuya dalmakta ya da uykuda kalmakta güçlük çekiyor.

Mavi ışığın etkisi, bu konuda fizyolojik açıdan yetişkinlerden daha hassas olan gençlerde çok daha belirgin. Bunun nedeni; ergenlikte fiziksel ritmimiz doğal olarak değişim gösterir. Dolayısıyla gençler gecenin geç saatlerine kadar daha fazla ayakta kalır. Yatmadan hemen önce bir video oyunu oynamak ya da televizyon seyretmek uykunun daha da açılmasına ve sabaha kadar ayakta kalmaya neden olabilir.

Tek endişe mavi ışık değil

Colombia Üniversitesi Fizyoloji ve Hücresel Biyofizik Bölümü’nden Dr. Martin Blank, tüm dünyadan bir grup bilim adamıyla birlikte cep telefonları, WiFi’ler gibi, çeşitli elektromanyetik cihazların tehlikelerine Birleşmiş Milletler’in dikkatini çekmek üzere bir araya geldi.

Bu cihazlar hakkında pek çok endişe var; bunlardan biri de kanserle ilişkileri üzerine. Bir diğer endişe kaynağının nedeni ise bir çocuğun beyni bir yetişkine göre radyasyonu dört kat daha fazla emebiliyor. Bugünün çocukları ise adeta ellerinde bu cihazlarla büyüyor.

Bizim bu meşhur “ekranlara” olan zaafımız ise ayrı bir durum. Çin’de bu ekran bağımlılığı gerçek anlamda klinik bir hastalık olarak kabul ediliyor. Bu yüzden birçok rehabilitasyon merkezi kurulmuş durumda. Gençler bu merkezlerde tamamen “ekranlardan” izole ediliyor. Bu yeni tedavi merkezlerinin sağlık için başarısı tartışılabilir ancak bu merkezlerin gerekliliği nin yaşadığımız bu teknoloji çağına yönelik karanlık bir portre çizdiği de bir gerçek.

Nasıl önlem alabilirsiniz?

Yapabileceğiniz ilk şey yatmadan önce ekran başında geçirdiğiniz zamanı sınırlandırmak. Uykuya dalmadan iki saat önce etrafınızdaki bütün ekranları, cihazları kapatın. Bu kitap okumanız için size harika bir zaman da vermiş olacaktır.

f.lux isimli aplikasyonu da indirebilirsiniz. Bu uygulama, bilgisayarınızın ekranını gün içindeki zamana göre ayarlar. Örneğin geceleri ekranınız daha sıcak, gündüzleri daha parlak olur. Bu uygulamanın benzerleri cep telefonları için de mevcut. Uygulamanın uyku kalitesi üzerinde olumlu etkileri bulunuyor.

Eğer geceleri ekran başında fazla vakit geçirmek ve f.lux aplikasyonunu hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız bu link size yardımcı olabilir: https://justgetflux.com/research.html

Haber kaynağı: http://www.collective-evolution.com/2016/05/21/how-smartphone-light-affects-your-brain-body-infographic/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir