Ayrıca, yapının kuzey yönünde metro istasyonuna doğrudan bir çıkış bulunuyor. Tarihi mimarinin yerin üzerinde kalan kısımlarında bulunan beton çerçeveler, aşağıdaki alanda yapılan işlemlere yönelik bir ipucu veriyor. Aynı çerçevelerin arasından bakıldığında arka tarafta yer alan müze görünüyor. Ziyaretçiler yerden çıkan bacaları andıran bu çerçevelerden geçerek hem müzeye hem de yeni yapılan bölümlere inebiliyor. Güneş ışınları beton çerçevelerin arasından geçerek bodrum alanlarını aydınlatıyor. Yerdeki dev aralıklardan ise yeni planlanan, sütunsuz salonlara çok daha fazla ışık giriyor. Yerin altındaki alanların sağlamlığı birçok beton duvar ve tavanla sağlanıyor. Cam tırabzanlar, cam ara duvarları, büyük pencereler ve ışık kanalları değerli olan ışığı her yere dağıtıyor ve yerin altında karanlık ve basıklık duygusunun oluşmamasını sağlıyor. Genişletme çalışması sadece “off-space” sanatı için değil, gri ve yeşilin derinliklerinde bulunan bir park gibi.
Projeye katılanlar:
Yapı sahibi: Lima Sanat Müzesi
Mimari: Efficiency Lab for Architecture