Close

23/03/2021

Yapılan bir araştırmaya göre gece vardiyası kanser riskini artırabiliyor

Washington State Üniversitesi’nden bir grup araştırmacının öncülük ettiği yeni bir çalışma, gece vardiyasında çalışan işçilerin gündüz saatlerinde çalışanlara göre, neden belirli kanser türlerinin gelişimi bakımından daha fazla risk altında olduğuna işaret ediyor.

Bulgular, gece vardiyasının, kanserle ilgili belirli genlerin faaliyetinde doğal 24 saatlik ritme zarar verdiğini ve gece vardiyasında çalışan işçileri DNA hasarına daha açık hale getirirken, vücudun DNA onarım mekanizmalarının zamanlama hatası yaparak bu hasarla başa çıkabilmesini zorlaştırdığını öne sürüyor.

Pineal Research Dergisi’nde çevrimiçi yayımlanan araştırma, simüle edilmiş gece ya da gündüz vardiyası programlarında bulunan sağlıklı gönüllülerin kullanıldığı kontrollü bir laboratuvar deneyini içeriyor. Daha fazla araştırma gerektirmekle birlikte bu keşifler, ileride gece vardiyasında çalışanlarda kanseri önlemeye ve tedavi etmeye yardımcı olmak için kullanılabilir.

Eskiden WSU İlaç ve Eczacılık Bilimleri Fakültesi’nde, şimdi ise North Carolina State Üniversitesi Biyoloji Bilimi Bölümü ve İnsan Sağlığı ve Çevre Merkezi’nde doçent olan yazışmalardan sorumlu ortak yazar Shobhan Gaddameedhi, “Kanserin gece vardiyasında çalışanlarda daha yaygın olduğuna dair kanıtlar artıyor, bu da Dünya Sağlık Örgütü Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’nın, gece vardiyası çalışmasını olası bir kanserojen olarak sınıflandırmasına neden oldu,” diyor. “Bununla birlikte, gece vardiyasında çalışmanın neden kanser riskini artırdığı net değil; araştırmamızın ele almaya çalıştığı konu da bu.”

WSU Uyku ve Performans Araştırma Merkezi ile ABD Enerji Bakanlığı Pasifik Kuzeybatı Ulusal Laboratuvarı (Pacific Northwest National Laboratory – PNNL) arasındaki ortaklığın parçası olarak Gaddameedhi ve WSU’dan diğer bilim insanları, vücudun bizi 24 saatlik gece-gündüz döngüsünde tutan yerleşik mekanizması olan biyolojik saatin konuyla potansiyel ilgisini incelemek için PNNL’den biyoinformatik uzmanlarıyla çalıştı.

Beyinde merkezi bir biyolojik saat bulunmakla birlikte vücuttaki hemen hemen her hücrenin de kendi yerleşik saati vardır. Bu hücresel saat, saat genleri olarak bilinen genleri içerir. Bu genler ritmik ifadeye sahiptir, yani aktivite seviyeleri günün veya gecenin saatine göre değişir.

Araştırmacılar, kanserle ilişkili genlerin ifadesinin de ritmik olabileceğini ve gece vardiyasında çalışmanın bu genlerin ritmini bozabileceğini varsaydılar.

Bunu test etmek için 14 katılımcı, Spokane’deki WSU Sağlık Bilimleri’nde bulunan uyku laboratuvarında yedi gün geçirdi ve simüle edilmiş vardiyalı çalışma deneyine dahil oldu. Bunların yarısı, üç günlük simüle edilmiş gece vardiyası programını tamamlarken diğer yarısı da üç günlük simüle edilmiş gündüz vardiyası programına alındı.

Simüle edilmiş vardiyalarını tamamladıktan sonra tüm katılımcılar, herhangi bir dış etkiden bağımsız bir şekilde, insanlarda dahili olarak oluşan biyolojik ritmi incelemek için kullanılan sabit bir rutin protokolde tutuldu.

Katılımcılar, protokolün bir parçası olarak sabit ışık altında ve oda sıcaklığında yarı yatay pozisyonda 24 saat uyanık tutuldu ve saat başı aynı atıştırmalıkları yedi. Her üç saatte bir kan örneği alındı.

Kan örneklerinden alınan beyaz kan hücreleri analiz edildiğinde, gece vardiyasında, kanserle ilgili genlerin çoğunun ritimlerinin, gündüz vardiyasına göre farklı olduğu görüldü. Özellikle gündüz vardiyası koşullarında farklı ritimler sergileyen DNA onarımı ile ilgili genler, gece vardiyası koşullarında bu ritimlerini kaybetti.

Araştırmacılar daha sonra kanserle ilgili genlerin ifadesindeki değişikliklerin ne sonuçlar doğurabileceğine baktı. Gece vardiyası katılımcılarının kanından izole edilen beyaz kan hücrelerinin, gündüz vardiyası katılımcılarınınkinden daha fazla DNA hasarına dair kanıt içerdiğini buldular.

Ayrıca araştırmacılar, izole beyaz kan hücrelerini günün iki farklı saatinde iyonizan radyasyona maruz bıraktıktan sonra, akşam radyasyona maruz bırakılan hücreler, gece vardiyası koşulunda, gündüz vardiyası koşuluna kıyasla daha fazla DNA hasarı sergiledi.

Bu, gece vardiyası katılımcılarından alınan beyaz kan hücrelerinin, DNA hasarı ve kanser konusunda bilinen bir risk faktörü olan radyasyondan kaynaklanan dışsal hasara karşı daha savunmasız olduğu anlamına geliyordu.

Pasifik Kuzeybatı Ulusal Laboratuvarı Biyolojik Bilimler Bölümü’nde kompütasyonel bilim insanı olan yazışmalardan sorumlu ortak yazar Jason McDermott, “Bu bulgular birlikte ele alındığında gece vardiyası programlarının, kanserle ilgili genlerin ifade zamanlamasını, vücudun DNA onarım süreçlerinin etkinliğine en çok ihtiyaç duyulduğu anda bu etkinliği azaltacak şekilde yok ettiğini gösteriyor,” diyor.

Araştırmacıların bir sonraki adımı, aynı deneyi uzun yıllardır sürekli olarak gündüz veya gece vardiyasında çalışan gerçek dünyadaki vardiyalı çalışanlarla yapmak ve böylece gece çalışanlarında, onarılmamış DNA hasarının zamanla birikerek sonuçta kanser riskini artırıp artırmayacağını belirlemek.

Gerçek dünyadaki vardiyalı çalışanlarda ortaya çıkacak sonuçlar, mevcut bulgularla tutarlı olursa, bu, çalışma sonunda çeşitli önleme stratejileri ve DNA onarım süreçlerinin zamanlama hatasını ele alabilecek ilaçlar geliştirmek için kullanılabilir.

Bu ayrıca, kanser tedavisinin zamanlamasını optimize etme stratejilerine de temel olabilir. Böylece tedavi, etkinliği en yüksek ve yan etkileri minimum olduğunda uygulanabilir. Bu prosedüre, geceleri çalışanların iç ritimlerine göre ince ayar yapılması gereken kronoterapi adı veriliyor.

WSU Elson S. Floyd Tıp Fakültesi’nde profesör ve WSU Uyku ve Performans Araştırmaları Merkezi yöneticisi olan kıdemli ortak yazar Hans Van Dongen, “Gece vardiyasında çalışanlar artan metabolik ve kardiyovasküler hastalık risklerinden ruh sağlığı sorunları ve kansere kadar önemli sağlık meseleleriyle karşı karşıya,” diyor.

“Tıp camiasının bu yetersiz hizmet alan gruba özgü sağlık sorunlarının üstesinden gelebilmesi için bu çalışanlara uygun teşhis ve tedavi çözümleri bulmamızın tam zamanı.”

Haber kaynağı: https://timesofindia.indiatimes.com/home/science/working-in-night-shifts-may-increase-cancer-risk-reveals-study/articleshow/81485603.cms

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir