Close

16/11/2017

Sirkadiyen ritmin bebeklikteki yeri

Çoğu insan sabahları uyanır ve geceleri uyur. Uyku-uyanıklık döngüleri çok önemli olduğu için sirkadiyen ritim adı verilen sıkı kontrollü bir saat tüm sistemimizi düzenler. Yeni araştırmalar, sirkadiyen ritmin sadece uyku-uyanıklık döngülerinden daha fazlasını düzenleyebileceğini öneriyor.

İç saatinizi ayarlama
Tüm saatlerde olduğu gibi, iç saatleriniz de “ayarlanmalıdır”. İç saat, yani 24 saatlik sirkadiyen ritim, ışığın varlığı veya yokluğu ile belirlenir. Gözlerimiz ışığı algılar, beyine uyarı mesajları gönderir ve uyanma vakti böyle gelir. Öte yandan, melatonin hormonu salınımı karanlıkta olur. Karanlık periyoda ne zaman girilirse o zaman üretilmeye başlanır ve de karanlık sürdükçe üretimi devam eder. Vücudun biyolojik saatini ve ritmini ayarlar. Hücre yenileyici ve bağışıklık sistemini düzenleyici etkisi vardır.

Bilim adamlarına göre, iki temel ihtiyaç; uyku ve yemek. Bununla birlikte, yeni yapılan araştırmalar, sirkadiyen ritmin de bebeklikten başlayarak gelişmemizde önemli bir rol oynayabileceğini gösteriyor. Nasıl mı?

Uyku-Uyanıklık döngüsünün ötesine bakmak
Sirkadiyen ritim hangi evreleri etkiliyor? Bunu anlamak için sirkadiyen ritim geninde mutasyon geçiren ve uyku ve uyanışla ilişkili bir hormon üreten meyve sinekleri yetiştirilmiş. Bu gen, tüm bedende bozulduğunda, sinekler normal gelişim gösteriyor, ancak anormal davranışı şu; sinekler ritmik uyku-uyanma döngüsünü takip etmiyor. Ayrıca dahası, gen tek bir dokuda bozulduğunda, sonuçlar daha da korkunç. Meyve sinekleri tamamen gelişemiyor ve gelişimin erken larval döneminde ölüyor.

Sadece bir dokudaki ritmin bozulması vücudun tamamındaki bozulmadan nasıl daha dramatik bir etkiye sahip olabilir? Bilim adamları hala bu sorunun cevabını arıyorlar. Bununla birlikte sonuçlar net; Sirkadiyen ritim, uyku-uyanıklıktan çok daha fazlasını etkiliyor.

Sirkadiyen ritim ve gelişim
Bu çalışma, araştırmacıların uzun süredir şüphe ettiği bir durumu netliğe kavuşturdu. Sirkadiyen ritim, salt bir iç saatten fazlası ve zamanlamadan çok daha fazla etkileri var. Gerçekte, vücudumuzda, neredeyse tüm süreçler tarafından düzenlenen ve dolaştırılan birkaç farklı ritim var. İnsanların belirli bir saatte çalışması veya yemek yemesi gibi. Hücrelerimiz günün her saatinde belirli aktiviteleri gerçekleştirmek için hazırlanır. Bu yeni araştırmaya göre, embriyonik aşamadaki büyüme ve gelişme, iç saatlerimizin titizliğini koruyabilmemiz için gerekli.

Vücudumuzun doğuştan gelen ritimleri, düşündüğümüzden çok daha birbirine bağlı. Sistemlerimiz yalnız çalışmıyor, onlar daha ziyade bir bütünün parçaları. Neden sirkadiyen ritim buna bir istisna olsun ki?

Haber kaynağı: https://www.chronobiology.com/circadian-rhythm-role-early-development/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir