Close

23/09/2016

Yeşillikler içinde kent yaşamı

camev1Camdan bir ev içinde oturmak isteyenler taş ile inşaat yapmamalı…

Metin: Joachim Ritter
Fotoğraflar: Koji Fuji

camev2Doğayı ve doğal efektleri konutlara taşıma çoğu tasarımcı ve yapı sahibinin hayalidir. Ancak, bu hayal çoğu zaman kentsel çevrenin gerçeklerine çarpıyor: Çok fazla kentsel alan ve trafik ve insanın kendisine ayıracağı çok az zaman var. Eğer bahçe dairenin entegre bir parçası haline gelirse ve duvardaki pencerelerin yerine yarı şeffaf bir cam duvar konulursa durum değişiyor. İşte o zaman şehir de bir parka dönüşebiliyor. Geleceğin modeli olabilir mi?

camev5Hiçbir şey güneş ışığının oluşturduğu ışık/gölge efektleri kadar görsel rahatlık ve aynı zamanda doğal ortam ışığı sağlayamıyor. İnsanlar ağaç yapraklarının ışık oyunlarını ve güneşin sudaki oyununu referans alıyor. Tüm bu istekleri içeren bir konsept, standart biçimde pencereler değil, büyük cam yüzeyler gerektiriyor. İşte burada sıkıntı başlıyor çünkü cam pencereler bir yerden sonra inşaat yapımı açısından belli bir sınıra dayanıyor. Aslında çözüm 40 yıl öncesinde varmış gibi duruyor. 70’li yıllarda yapı taşı olarak kullanılan cam gayet tercih edilen bir yapı ögesi idi. Ancak, o tarihler tasarımın bu boyutu konusunda henüz olgunlaşmamıştı. Bu yüzden daha çok sıkıcı ve itici olan kullanılmaya başlandı. Ayrıca cam yapı taşı bir moda örneği olarak görüldü.

camev3Aslında, ustaca uygulandığında cam bir hayli avantajlı. Biz insanların talep ettiği bol ışığı, her iki yöne yarı şeffaflığı ve de mekânda yapılandırılmış gibi görünen ancak yeterli serbest alan bırakan doğal ışık efektlerine olanak veriyor.

Sonuncusu çok önemli gibi. Çünkü bir ev ve özel çevre; bireysel yapının, düzenin ifadesidir. Diğer taraftan cam ile oluşturulabilen ışık efektleri ile sağlayabileceğimiz belli bir oyunculuğa olanak sağlıyor. Özel alana ve izlenmiyormuş duygusuna ihtiyacımız var. Ancak psikolojik olarak bir yere hapis olmadığımız hissini verecek dışarıya bakış olanağına da gereksinim duyuyoruz. Tüm bu çelişkiler mantıksal bakıldığında çözülemez gibi görünse de aslında çözülmesi mümkün.

camev7Cam duvarlar da tasarımın bir parçası ve %100 şeffaf veya tasarım objesi olabilir. Örnek: Optik Cam Evi, Japonya’nın büyük Hiroşima kentinin merkezinde, yüksek binaların ve trafiğin yoğun olduğu bir sokakta yer alıyor. Optik Cam Ev, tamamen bir konut binası olduğu için mimarlar kentsel çevrede gereken özel ortamı ve sakinliği sağlamak adına belli bir ölçü arayışı içindeydiler. Çözüm olarak bir bahçe ve binanın yola bakan tarafına cam cephe oluşturmayı planladılar. Bahçe her odadan görülebiliyor. Ayrıca içeriden dışarı doğru bakıldığında yavaşça, sessizce geçen araç ve tramvayları görüyor. Doğu yönünden camdan kırılarak giren güneş ışığı büyüleyici, çok güzel ışık ve gölge desenleri oluşturuyor; hafif eğimli çatı penceresine çarpan yağmur giriş alanındaki zemine su desenleri atıyor. Bahçedeki ağaçlardan filtrelenerek gelen ışık sayesinde daire içindeki odalarda ışık ve gölge desenleri oluşuyor. Bina cephesi yaklaşık 6.000 masif cam yapı taşından (50 x 235 x 50 mm) oluşuyor. Alan ağırlığı fazla olduğu için gürültü efektif bir şekilde yok oluyor. Ayrıca, cam yapı taşları tam şeffaf. Bir ham madde olan Borosilikat malzemesinden döküm ile yapılmışlar. Malzeme ani ısı değişikliklerine karşı dayanıklı, çünkü ısı genleşme katsayısı yaklaşık ~3×10-6 /OC, 20 OC’de. Döküm işlemi camdaki kalan gerilimi düşürmek için yavaş bir soğutma işlemini hem de çok hassas bir ayarı gerektiriyor. Yine de cam yüzeyinde bazı pürüzler oluşmuş. İç alanda beklenmeyen görsel efektler sunduğu için planlamacılar bu duruma itiraz etmemiş.

camev9Statik nedenlerle 8,6×8,6 m yükseklikli cam cepheyi bir dizi cam yapı taşı ile sadece 50 mm’lik bir derinliğe yerleştirmek mümkün olmamış. Cam cephenin yerinde sağlam durabilmesi için cam yapı taşlarının, 75 adet paslanmaz çelik menteşeler ile, birbirine bağlantısı yapılmış.

camev4Cam duvar, cephenin üzerine yerleştirilmiş bir kalas üzerinden aşağı doğru sarkıtıldı. Yanal yüke karşı koruma oluşturmak için ayrıca her 10 santimetrede 40 adet dört milimetrelik düz çelik monte edildi. Bu çelikler 50 mm kalınlıklı cam yapı taşı konstrüksiyonunun içine yerleştirildi. Böylece cam yapı taşları arasına dar (6 mm) bir sızdırmazlık fugası uygulandı ve düz çelikler görünmez hale geldi.

Tüm bunlar sayesinde cephe hem bahçe tarafından hem de yol tarafından şeffaf bir görüntü veriyor. Cam cephe bir şelaleyi andırıyor. Işık yayılarak girdiği için tazelik ve dinamizm etkisi yaratıyor. Bu çözümün anlamı yeni kentsel gelişim trendinde yatıyor. Bina cephelerinde daha fazla yeşillik, iç alanda daha fazla bahçe ve dairede daha fazla bitki. Her şey gün ışığına bağlı. Her şey aynı zamanda modern kent ve yaşam kültürünün bir yap-boz parçası. Doğal bir yaşam için doğal ışık.

Projeye katılanlar:

Mimarlar: Hiroshi Nakamura & NAP Co.Ltd.; www.nakam.info

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir