Close

02/12/2007

PLDA Atölye Çalışması (Workshop) nedir?

Işığın yapabileceklerini görmek için açık bir davet…

alingsas-workshop-2007 (39)

Profesyonel Aydınlatma Tasarımcıları Derneği (PLDA) tarafından 1999 yılından beri düzenlenen bir etkinlik; workshop ya da atölye çalışması… Bugüne kadar içlerinde Rotterdam, Birmingham ve Berlin’inin de bulunduğu 16 farklı şehirde 25 kez düzenlenen workshopların sonuncusu İsveç’te bulunan Alingsas şehrinde 24-29 Eylül tarihleri arasında gerçekleşti.

20 farklı ülkeden 60 katılımcı, 6 farklı ülkeden gelen birbirinden yetenekli 8 aydınlatma tasarımcısı ve vizyon sahibi, 8. kez bu etkinliğe evsahipliği yapan bir şehir…

Katılımcı olarak yerimi aldığım bu etkinlik ile ilgili izlenimlerim üzerinden size PLDA workshoplarını tanıtmak istiyorum.

Workshop günümüzde bir çok farklı alanda uygulanan ve öğreten (anlatan) ile öğrenenden (dinleyen) kurulu klasik eğitimden farklı bir bakış açısı ortaya koyan bir kavram. Temelde grubun etkin katılımına dayalı bir çalışma olarak tanımlanabilecek bu kavram tabii ki doğası itibariyle uygulandığı alanlara göre çok büyük farklılıklar gösteriyor. Özellikle insanların ancak görerek, dokunarak, hissederek anlayabilecekleri konular olduğunda etkin bir eğitim yöntemi olan workshopların aydınlatma tasarımı alanındaki ilk örneğinini ise PLDA workshopları oluşturuyor.

Etkinlik toplam 1 hafta sürüyor. Pazartesi günü katılımcı ve aydınlatma tasarımcılarının biraraya gelmesi ile başlayan süreç, cuma günü düzenlenen uluslararası konferans ve gecesinde gerçekleşen açılış organizasyonu ile son buluyor. Tabii ki hazırlanan tüm çalışmalar, tasarımlar, ışık enstalasyonları 1 ay kadar daha ziyaretçilerini bekliyor ancak katılımcılar cumartesi öğlen gibi şehri terketmiş oluyorlar. Peki kısaca özetlenen bu 1 haftada neler oluyor? Gelin biraz bunlara yakından bakalım.

1. gün: Tanışma – Pazarlama

İlk gün (Pazartesi) şehir merkezindeki bir okulda tüm katılımcılar buluşuyoruz. Konferans salonunu dolduran 20 farklı ülkeden 60 katılımcı var. Farklı yaş gruplarına ayrılan katılımcılar arasında aydınlatma tasarımı, mimarlık, şehir planlama okuyan öğrencilerden, mimar, iç mimar veya genç aydınlatma tasarımcılarından bahçıvan olarak belediyede çalışan kişilere kadar geniş ve renkli bir yelpaze var.

alingsas-workshop-2007 (2) alingsas-workshop-2007

Sırasıyla belediyeden konuyla ilgili kişiler kendilerini ve amaçlarını anlatıyor. Şehrin geçmişi ve aydınlatma tasarımı açısından planları ile ilgili daha ayrıntılı bilgi sahibi oluyoruz. 30.00 kişilik bu ufak şehrin yerel yönetiminin, 2000 yılında 2010 tarihini hedef koyarak yaptığı yatırımları ve gelecek vizyonunu dinlemek gerçekten heyecan verici. Sonuçta, Alingsas PLDA workshopları konusunda oldukça deneyimli, bu yıl 8. kez bu etkinliğe evsahipliği yapıyorlar.

Sonra PLDA Genel Müdürü Alison Ritter ve PLD International Genel Yayın Yönetmeni Joachim Ritter sunumlarını yapıyor. Workshopun genel işleyişini, kaba hatlarıyla bir haftanın nasıl geçeceğini öğreniyoruz. Ve özellikle güvenlik ile ilgili bilgilendiriliyoruz. Yapılması ve yapılmaması gerekenler geçmiş deneyimlere de dayanarak birer birer açıklanıyor. Sonuçta 25. kez böyle bir gruba sesleniyorlar ve ne kadar dikkatsiz, ihmalkar olabileceğimizi bizden iyi biliyorlar!

Geliyoruz aydınlatma tasarımcılarını yani workshop boyunca her bir gruba yön verecek, danışmanlık yapacak ve deneyimlerini paylaşarak projenin istenilen şekilde tamamlanmasını sağlayacak kişileri tanımaya… Dünyanın farklı köşelerinden gelen, mesleği uzun sürelerdir yapan, kendilerini dünya çapında kanıtlamış birbirinden yetenekli aydınlatma tasarımcıları…

Şehre ilk defa gelmiyorlar. 6 ay önce Alingsas’a gelip belediye yetkilileri ile toplantılar yapmış ve çalışmak istedikleri alanları belirlemişler. Karşılıklı görüş alışverişleri sonrası şehrin içinde bulunan, insanların boş zamanlarında yürüyüş yaptıkları Nolhaga Park’ta 6 farklı proje alanı oluşturulması kararı alınmış. Ayrıca bu seneye özgü olarak bu 6 ayrı alanın bir bütünlük sağlaması ve ortak bir projenin 6 ayrı bacağı gibi konumlandırılması istenmiş. Böylece belirlenen proje alanlarına uygun şekilde, başlangıç ve bitiş noktası bulunan hayali bir yürüyüş parkuru düşünülmüş.

alingsas-workshop-2007 (4)

8 aydınlatma tasarımcısı var. Japonya’dan Kaori Umeda/Kazuaki Nakajima, Almanya’dan Jan Dinnebier/Jan Blieske, İskoçya’dan Iain Ruxton, İsveç’ten Helena Björnberg, ABD’den Derek Porter ve İspanya’dan Birgit Walter… İki grubun başında beraber çalışmaya karar vermiş iki aydınlatma tasarımcısı olacak. Her biri kendilerini tanıtıyor ve proje alanlarından kısaca bahsediyor. Daha sonra salondaki herkes tek tek kendini tanıtıyor. Tanışma faslı bu şekilde tamamlanınca sıra proje alanlarını gezmeye geliyor. Proje alanlarına yürüyerek ulaşıyoruz ve bir de buralarda aydınlatma tasarımcılarını dinliyoruz. Projelerini pazarlamak tasarımcılar için önemli çünkü sonuçta tüm katılımcılar istedikleri projede çalışma şansına sahip. Yol boyunca tasarımcıların her biri ile konuşup tanışmaya çalışıyorum.

alingsas-workshop-2007 (5) alingsas-workshop-2007 (6)

Gezi tamamlanınca konferans salonuna geri dönüyor, seçimlerimizi yapıp 3 tercihimizi yazıyoruz. Her grubun minumum insan sayısı belli olduğundan bazılarımız 2. veya 3. tecihlerimize de atansak herkes süreç sonunda çalışacağı yeri, kişileri ve aydınlatma tasarımcısını belirlemiş oluyor.

Şimdi kaynaşma zamanı!

New York’ta bulunan Parsons School of Design’in direktörü Derek Porter’in grubunu seçiyorum. Ekipte 6 isveçli, 2 norveçli ve 1 italyan var. Bunlardan ikisi mimar, biri şehir planlamacısı, dördü aydınlatma tasarımı öğrencisi, ikisi ise sahne tasarımı öğrencisi… Kısa tanışma faslı sonrası çalışma alanımızı daha ayrıntılı gezmek üzere yola koyuluyoruz. Projemiz yaklaşık bir kilometre uzunluğunda bir caddenin aydınlatılması. Cadde boyunca bol bol fotoğraf çekiyor ve sohbet ediyoruz. Mimari olarak öne çıkarılabilecek öğeleri, dikkat çeken yapıları anlamaya, işimizi kolaylaştıracak veya zorlaştıracak unsurları belirlemeye çalışıyoruz. Caddenin temel rolü projeler arasında köprü görevi üstlenmek ve ziyaretçilere yön göstermek ancak bunları yaparken bu süreyi estetik olarak da tatminkar bir şekilde geçirmemeleri için bir sebep yok! Işık enstalasyonları ile bu yürüyüşü anlamlı kılmak bizim görevimiz.

alingsas-workshop-2007 (8) alingsas-workshop-2007 (10)

Bu bir hafta boyunca mekik dokuyacağımız 3 yer var. Proje alanı, tüm armatürlerin bulunduğu depo ve toplantılarımızı yapacağımız çalışma odamız. Önce depoyu ziyaret ediyoruz. Depo PLDA tarafından sponsorlardan temin edilen parasal değeri toplamda yüksek bir rakama ulaşan armatürle dolu. Anlayacağınız tam bir cennet. Bir kamyonla Almanya’dan yola çıkıp geldiler ve PLDA teknik asistanları kontrolünde de olsa hepsi emrinize amade…

alingsas-workshop-2007 (11)

Daha sonra odaya geçiyoruz. Araştırma yapıp fikirlerimizi tartışacağımız daha sonra ise bu fikirleri çizimlere dökeceğimiz bir alan çalışma odası. Odamız diğer gruplarla beraber ortak bir bina içerisinde. Karargah denebilir. Tüm ihtiyaçlar düşünülmüş, scanner, printer, bilgisayarlar, internet bağlantısı, mutfak, lavabo…

alingsas-workshop-2007 (13)

İlk olarak Derek, genel olarak tasarım ile ilgili süreçlerden bahsediyor. Tasarımın beslendiği elementleri, olması gereken bakış açısını, dikkat edilmesi gerekenleri. Sonra herkes projeyle ilgili fikirlerini paylaşıyor. Cevabını aradığımız soru şu: İnsanlar bu caddeyi yürürken ne hissetmeliler? Ya da biz onların ne hissetmesini istiyoruz? Aydınlatma tasarımının temel sorusu, gece kullanıcı ile mekan arasında nasıl bir etkileşim olacak?

Karar vermeden önce bir de karanlıkta caddeyi görmek istiyoruz. Caddenin varolan ışıklarını anlamaya çalışıyoruz. Sokak ışıkları, cadde etrafındaki yapıların aydınlatması her biri tasarımı etkileyecek öğeler. Fotoğraf çekmeye ve tartışmaya devam ediyoruz.

2-3-4. gün: Konsept – Deneme – Bitiriş

İkinci gün öncelikle alanın haritasını çıkarıyoruz. Harita üstünden tartışırak 1 km’yi bulan cadde içinde aydınlatılacak öğeleri belirlememiz ve buna göre gruplara bölünmemiz gerektiğine karar veriyoruz. Bu öğeleri belirlerken mimariye ve amacımıza konsantre oluyoruz. İlk refleks; tur bir yerden başlamalı, bir başlangıç noktası belirtmeliyiz. Çünkü ne kadar bir yürüyüş parkuru düşünülmüş olsa da hayali bir şeyden bahsediyoruz, ve gerçekleştirmek bize düşüyor. Bu noktada ziyaretçilerimize “hoşgeldin” demeliyiz. Cadde girişindeki karşılıklı iki ağaç dikkatimizi çekiyor. Ağaçlar arasından geçerek turun başlayabileceğini düşünerek öğenin adını belirliyoruz. “Geçit” (Gateway).

alingsas-workshop-2007 (14) alingsas-workshop-2007 (15)

Bu başlangıç sonrası hemen ilk projeyi görecekler, sonra ikinci projeye yürüyecekler. Yürüyüş sırasında ilk bakacakları alan yolun sağında kalan ağaçlık bölge. Ağaçlar çok sık değil, boyları farklı ve düzensiz bir yapısı var. Bu yapı bize gizemli bir ortam yaratarak ilgiyi buraya çekme fikrini veriyor. İşte ikinci öğe “Büyülü orman” (Magical Forest).

alingsas-workshop-2007 (16)

Ağaçların bittiği yerde yol kıvrılarak ilerliyor ve düzleştiği noktada karşınıza bütün ihtişamı ile bir ağaç çıkıyor. Ağaç o kadar baskın ki insanları yönlendirirken kullanılmak üzere kararımızı almak uzun zaman almıyor. Bir simge gibi duruşu bize üçüncü öğenin ismini veriyor. “Simge” (Icon)

alingsas-workshop-2007 (17)

Simgeyi takip eden yol daha dar. Solunda iki metre arayla dizili kısa ağaçlar varken, sağ tarafında sokak lambalarının böldüğü elli metre boyunca, bir-bir buçuk metre boyunda bir bitki örtüsü kaplı. Dördüncü öğe bu bölge. “Çit” (Hedge). Sonrasında çıplak bir alan var sadece sokak lambaları ve asfalt yol. Beşinci öğemiz de bu yol. “Veranda” (Porch).

alingsas-workshop-2007 (18) alingsas-workshop-2007 (19)

İkinci proje gezildikten sonra artık aynı yoldan ziyaretçiler dönecek ve üçüncü projeye ilerleyecekler. “Veranda” ve “çit”i geçtikten sonra sağa giren patikadan devam etmeleri gerektiğini vurgulamamız gerekiyor. Bu patika başlangıcında bulunan sıralı üç ağacın bunun için biçilmiş kaftan olduğuna karar veriyoruz. Altıncı öğemiz “Dönüş” (Turn).

Alt gruplara ayrılarak öğeleri paylaşıyoruz. Şimdi bu fikirleri uygulama ve deneme zamanı!

Perşembe akşamı tüm kablolamalar da dahil olmak üzere çalışmanın bitmesi gerekiyor. Ve toplam 3 gecemiz var. Depoya giderek ürünler seçiyoruz. Akşam ilk denememizi yapıyoruz.

Tüm ekip ne istediğini aşağı yukarı biliyor ancak ürünleri kullanarak ne elde edeceğimiz net değil! İlk gecemiz İsveç soğuğunda geçirilen 4-5 saat ve hayalkırıklığı dolu. Kağıt üstünde karşımıza çıkmayan problemlerimiz var. Örneğin sokak ışıkları her grubu çok rahatsız ediyor. O kadar donuk ve sert ki en baskın ışık olarak her yerde karşımıza çıkıyor. Hareket alanımızı kısıtlıyor. Cadde boyunca bir çok noktada ya kapatmaya ya da filtrelemeye karar veriyoruz. Gece boyunca hazır bulunan belediyeden teknik destek, iki kere gelen sıcak çikulata ve muz takviyesi ve kablolama, elektrik konularında bizlere destek olan teknik öğrenciler işimizi kolaylaştıran etmenler…

Üçüncü gün (Çarşamba) erkenden buluşuyoruz. Dünkü denemeler sonrası bazı noktalar netleşiyor. “Geçit”’ve “Dönüş”’te sıcak, hoş geldin diyen kırmızı tonları, “Simge”’de ise dikkat çekmek için yeşil kullanılacak. Sokak lambaları 3 kat filtrelenecek ve yarıya yakını kapatılacak. Filtreler lambaların içine yerleştirileceğinden, bir lamba örneği üzerinden 75 tane filtre kesmemiz gerekiyor. “Veranda” yanında bulunan restoran ışıkları çok fazla parlama yapıyor, sahibi ile konuşup bazılarını kapatmalıyız. Büyülü orman’da projektör açısından eksiklerimiz var, 75 Watt’tan 250 Watt’a kadar uzanıyor ihtiyaçlarımız. Eksikleri çıkarıyoruz. “Çit”’te ise sokak lambalarına projektör yerleştirmemiz lazım ve bunun için özel bir mekanizma kurmalıyız. Mekanizmayı çizip tahtalardan inşa edeceğiz. Yine “çit” için bitki örtüsü altlarına yerleştirmemiz gereken flöuresanlara ihtiyacımız var. Renk konusu özellikle bir sorun. Sokak lambaları ile 5’e bölünen bir alan “çit”. Düzensiz mi olacak, yoksa her lamba sonrası aynı renkler tekrar mı edecek sorusuna cevap bulmalıyız.

alingsas-workshop-2007 (21) alingsas-workshop-2007 (23)

Gündüz yapılan yoğun bir çalışma sonrası hazırız. Yağmur başlaması herşeyi zorlaştırıyor. Bizi uzun bir gece bekliyor. “Geçit” karşılıklı olan iki ağaç arasındaki boy farkı etkiyi azaltıyor. Denemeler başarısız olunca uzun olanı aydınlatmaya karar veriyoruz. “Büyülü orman”da projektörlerin ağaçlara yerleştirmesi işleri yavaşlatıyor. Ancak belediyeye ait özel bir araç merdiveni ile çalışılabiliyor ki aynı araca lambaların filtrelenmesinde de ihtiyacımız var. “Dönüş”te 3 ağacın üzerine projektörlerin her birinin bir diğerine göre 25 cam daha aşağıda olacak şekilde yerleştirilmesi ve böylece uzaktan bakıldığında diğer projenin yönünü gösteren bir ok elde edilmesine çalışılıyor. Ve yine aynı araca ihtiyacımız var. Araç gruplar arasında mekik dokuyor. “Çit” için bitki örtüsü üzerinde mavi ve yeşilin karışımı, her lamba dibinde de sıcak renklerin elde edilmesi sonucuna ulaşıyoruz. Ancak ikinci proje sonrası dönüş yolunca lamba direkleri üzerindeki spotlar kamaşma yapıyor. Kamaşmayı önlememiz lazım. Yarın öğlen spotlara eklentilerimiz olacak. Kablolamalarımız ve ayrıntılar ile çalışmalar 3’e kadar sürüyor. Hepimiz bitkiniz. Yarın akşam belediye yetkilileri, PLDA temsilcileri ve organizatörler eşliğinde projeleri gezecekler ve resmi olarak projeleri teslim alacaklar. Gece sonunda özellikle “çit” ve “büyülü orman”da ufak tefek eksiklerimiz var ancak proje neredeyse bitmiş durumda.

alingsas-workshop-2007 (28) alingsas-workshop-2007 (24)

Yarın sabah yine erken buluşuyoruz. Gün içinde eksikliklerin tamamlanması ve Cuma günü konferansta sunulmak üzere sunumun hazırlanması gerekiyor. Bir kısım depoda bir kısım sahada son eksikler üzerine çalışırken ben de yapacağımız sunumu hazırlıyorum. Görsellerin toparlanması, genel hatların çizilmesi ve 10 dakikalık sunum haline getirilmesi tahmin ettiğimden fazla zaman alıyor. Ancak dışarıda dondurucu soğuk varken karargahta çalıştığım için şanslılar arasındayım!

Gece dokuz gibi resmi teslim gerçekleşiyor. Sonuç tatmin edici! Bu kadar kısa zamanda ortaya çıkan enstalasyon hepimiz için gurur kaynağı.

alingsas-workshop-2007 (36)

“Geçit” tek kanadını kaybetmiş de olsa bütün ihtişamı ile misafirlere “hoşgeldin” demeyi başarıyor.

alingsas-workshop-2007 (41) alingsas-workshop-2007 (37)

“Büyülü orman” biraz da “Lord of the rings” filminin etkisi ile gizem ihtiyacımıza cevap veriyor. Farklı ışık renkleri ve seviyesi ormana derinlik katıyor.

alingsas-workshop-2007 (43) alingsas-workshop-2007 (35)

“Simge” caddenin başından görülecek kadar kuvvetli bir yeşile sahip. Ormanın bitişinde insanların kaybolmayacakları kesin!

“Dönüş” ise yön gösterme görevini hakkıyla yerine getiriyor.

5. gün: Konferans – Açılış – Eğlence

Konferans günü salonda Avrupa’nın çeşitli şehirlerinden gelen yaklaşık yüze yakın katılımcı vardı. “Manzara aydınlatmasının elemanları, ışık + doğa – uzaklık ve yakınlık ” konulu konferans biraz da klasik olarak açılış konuşmaları ile başladı. Konuşmaları takiben “Lights in Alingsas” etkinliği hakkında liseli gençler tarafından hazırlanan videoyu izledik. Video sayesinde etkinliği, halkın gözünden görme fırsatı yakaladık. Sokak röpartajları ve rakamlar ile ise workshopun şehrin ekonomisine getirdiği canlılığı gördük. Daha sonra her grup sunumunu gerçekleştirdi ve soruları kabul etti. Özellikle sunumda projelerin bitmiş hallerinin gösterilmemesi istendi. Daha çok çıkış fikirlerimizi, yaşanan süreçleri, hangi noktalara dikkat ettiğimizi ve ne gibi sorunlarla karşılaştığımızı anlattık. Sahnede projenizi savunmak da workshopun öğretici ve önemli bir parçasını oluşturuyordu. Aydınlatma tasarımcılarının yaptığı sunumlar ile son bulan konferans sonrası, bu yorucu haftada ilk defa iki – üç saatlik bir dinlenme şansı yakaladık ve şehrin ayrı köşelerine dağıldık.

alingsas-workshop-2007 (32)

Akşam yedi gibi şehrin meydanında açılış için düzenlenen etkinlikler vardı. Meydanda gerçekleşen konser, bugüne kadar yapılan workshopların görüntülerinden oluşan sergi, dans gösterileri, konuşmalar, her biri meydanı dolduran insanların açılışa hazırlanması içindi. Dokuz gibi ilk tur için start verildi. Bu tur esnasında her grup gibi bizde projemiz başında bekleyerek halka ve meraklılara bilgi verdik. Bu iki saat, konferansta gösterilen videoyu doğrular gibi, workshopların halk üzerindeki pozitif etkisini görmek için inanılmaz bir fırsattı. Çok farklı yaş grubundan insanların ilgisini görmek, ilginç sorularına cevap vermek, katılımın bu kadar yoğun olması gelenekselleşen workshopun başarısını ispatlar nitelikteydi…

Ve sıra en sonunda eğlenceye geldi!

Saat 10’da tüm katılımcılar kokteyl ve konser için biraraya geliyoruz. Emeği geçen herkesin biraraya geldiği ve bir anlamda haftanın yorgunluğunu attığı bir parti veriyoruz. Seksenlerin rock’n roll klasikleri eşliğinde dans pistini karışlıyoruz. Bir haftadır beraber geceli – gündüzlü çalıştığınız insanlarla eğlenmek ise ayrıca keyifli!

6. gün: Elveda

Cumartesi kısmen makul bir saat olan onbir gibi buluşup sertifikalarımızı alıyoruz, hafta ile ilgili kritiklerimizi PLDA yetkilileri ile paylaşıp tabii ki bolca e-mail alışverişi yapıyoruz. İlerde de görüşme temennileri ile öğle üzeri, bu kısa sürede ortaya çıkardığımız çalışmalarımızı fotoğraflar haricinde bir daha da görmemek üzere şehirden ayrılıyoruz. Ben aydınlatma tasarımının en keyifli kısmı olarak gördüğüm projeyle kurulan duygusal bağ hakkında düşünürken sizlere de bu seneki workshop ile ilgili bazı rakamlar vererek bitirmek istiyorum yazıyı:

Alingsas belediyesinin tanıtım faaliyetleri sayesinde

1 ay içerisinde yaklaşık 75.000 kişi projeleri ziyaret etti.

Proje için 4.200 metre kablo çekildi.

250 armatür yerleştirildi.

370 saat açık kaldı.

24.000 watt enerji harcandı.

224 rehberli gezi oldu.

PLDA İstanbul Workshopu 2009 veya 2010… Böyle bir etkinliğin şehre katkılarını gözlerimle gördükten sonra bu konuda çok daha netim: olmalı, olacak! En azından biz bunun için çalışıyoruz…

Resim galerisi:

6 Comments on “PLDA Atölye Çalışması (Workshop) nedir?

İbrahim Nayir
09/11/2009 - 09:37

İstanbul için bu tür etkinlikler gerçekten lazım. Ancak şehri ağır sanayi, talaşlı imalat seviyesinden çıkarmak gerekiyor. Çok yakın bölgeler olan İzmit, Sakarya ve Tekirdağ da İstanbul olmuş gidiyor. Bu kadar büyük bir yapı tek bir merkeze toplanmamalı. Şu üretim altyapısını Anadolu’nun geniş bozkırlarına yaymak faydalı olacak.
Bir de İstanbul’da çok zaman otel bulamıyorsunuz. Bir plan dahilinde bu işlerin yürütülmesi gerekiyor. İstanbul bir turizm şehri ise bunun da cılkını çıkarıp tadını kaçırmamalıyız.
Selamlar, elinize sağlık.

İbrahim Nayir
09/11/2009 - 11:37

İstanbul için bu tür etkinlikler gerçekten lazım. Ancak şehri ağır sanayi, talaşlı imalat seviyesinden çıkarmak gerekiyor. Çok yakın bölgeler olan İzmit, Sakarya ve Tekirdağ da İstanbul olmuş gidiyor. Bu kadar büyük bir yapı tek bir merkeze toplanmamalı. Şu üretim altyapısını Anadolu’nun geniş bozkırlarına yaymak faydalı olacak.
Bir de İstanbul’da çok zaman otel bulamıyorsunuz. Bir plan dahilinde bu işlerin yürütülmesi gerekiyor. İstanbul bir turizm şehri ise bunun da cılkını çıkarıp tadını kaçırmamalıyız.
Selamlar, elinize sağlık.

cihat şarkan
30/03/2011 - 13:00

Bu etkinlik çok bilinçli ve faydalı bir etkinlik olmuş yeni görme fırsatım oldu İstanbul da veya Türkiye de olacak etkinlikten haberdar olmak isterim.
emeği geçen herkese teşekkürler.
Selamlar.

cihat şarkan
30/03/2011 - 13:00

Bu etkinlik çok bilinçli ve faydalı bir etkinlik olmuş yeni görme fırsatım oldu İstanbul da veya Türkiye de olacak etkinlikten haberdar olmak isterim.
emeği geçen herkese teşekkürler.
Selamlar.

Emre Güneş
30/03/2011 - 14:11

Eğer gerçekleşir ise kesinlikle haberiniz olacaktır. Elimizden geleni yapıyoruz şu anda.

Havva
29/08/2022 - 19:57

Bilgeliginizle aydınlatma bir tanrısal tasarım dır küçük düşüp büyük bir sunum muazzam bir mucize dir.Teşekkür …….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir