Müzelerde LED Aydınlatma Anket Sonuçları
Amerikan Enerji Departmanı, Getty Conservation ve Kanada Conservation Enstitüsü ile müzelerde LED ışıkların kullanımı için iş birliği yaptı. 2014 yılının Haziran ayında yapılan bu iş birliği kapsamında müzeler camiasının 46 üyesine bir anket yapıldı. Anket sorularının sonuçları ise yeni bir rapor halinde paylaşıldı.
Ankete katılanların %68’inin önceliği enerji verimliliği idi. Ancak ışık kalitesi ve estetiğinin de enerji verimliliğine kurban edilmesi gerektiğini düşünmüyorlardı. Katılımcılar bunların hepsine aynı üründe ulaşmanın mümkün olabileceğini belirtiyorlardı.
Katılımcıların %51’i ana aydınlatma tipi olarak akkor flamanlı lambaları, %40’ı LED’leri, %22’si metal halide, halojen ve gün ışığını, %13’ü CFL’leri, %11’i ise lineer flüoresan cevabını verdi. Lamba seçimlerindeki esas etmenler ise şöyle: Renk, spektral güç dağılımı ve teşhir edilen materyallerin uğrayabileceği zarar ihtimali.
Anket katılımcılarının çeyreğinin, erken dönem LED ürünlerinin başarısızlığından söz etmesine rağmen takılan lamba ve armatürlerin başarısızlık oranı sadece %2.5 olarak çıktı. Bu yetersizlik LED kaynaklarından çok elektronik bileşenlerden kaynaklanıyordu. Katılımcıların %70’inden fazlası başka bir LED enstalasyonu daha düşüneceklerini söylerken sadece %6’sı bir daha LED yerleştirme istemediklerini belirtti. %32’lik bölüm ise yeteri kadar LED aydınlatma taktıklarını ifade etti. LED enstalasyonların başarısıyla ilgili olumlu geri bildirim ise oy birliği ile halktan geldi.
Aydınlatmanın kısılabiliyor olması katılım sonuçlarında en önemli kriter olarak belirlendi ancak var olan LED’lerdeki kısılabilme yetersizlikleri de belirtildi. Bu da, ekranlar gibi, pahalı olmayan eski sistemlerin neden hala kullanıldığını açıklıyor. Eğer kullanıcı dostu ve biraz daha uygun fiyatlı olsalar şüphesiz müzelerin de tercihi kontrol sistemleri olacak. Kablosuz kontrol sistemleri retrofit için çok daha kolay çünkü ek olarak kontrol kablosuna gerek duyulmuyor. Dahası, kablosuz alıcıyla çalışan aydınlatmalar bireysel olarak kısılabiliyor, böylece müze çalışanına belli bir obje aydınlatması için kontrol imkanı sağlıyor. Bu da sonuçta aydınlatmaların ayarının ve bakımının koruma parametrelerinin içinde yapılmasına ve ek enerji tasarrufuna olanak tanıyacaktır. Değişimin yakın olduğuna dair bir tablo oluşsa da anket katılımcıları şu an bulunan noktada kontrol sistemlerinin karışık olduğunu da belirtiyorlar.
Anket katılımcıları LED aydınlatmaların vadedilen uzun kullanım ömürleri konusunda da şüphe içindeler. Tipik bir arıza kriteri olan L70 ise (lümen çıkışının %30 değer kaybetmesi) müze camiasına evrensel anlamda uygulanmadı, böyle bir ölçüm henüz yapılmadı.
Tüm bunlarla birlikte anket sonuçları gösteriyor ki müze çalışanlarının bir kısmı farklı LED aydınlatma ürünleri konusunda bir kısmı da bakımı konusunda karmaşa yaşıyor. Birçok aşamada eğitim ve deneyimin şart olduğu ise bir gerçek.
Raporun tamamına şu linkten ulaşabilirsiniz: http://energy.gov/eere/downloads/ssl-adoption-museums-survey-results-analysis-and-recommendations
Haber: James Brodrick, U.S. Department of Energy
Haber kaynağı: http://www.iald.org/about/eReflections/issue.asp?ID=218#S2248