Close

29/04/2014

LED lambalar beyaz tişörtlerin görünüşü için bir tehdit mi?

AT36FGEnerji verimli LED lambalardaki talebin artışı, beyaz tişörtlerin kimyasal bir numara ile olduklarından daha beyaz gösterilmesi gerçeğinin ortaya çıkması açısından adeta bir “tehdit” oluşturuyor.

Giysileri beyazlattıklarını iddia eden birçok çamaşır deterjanı aslında bu işi hiç de böyle yapmıyor. Bunun yerine kurnazca bir numaraya başvuruyorlar. Yıpranmış beyaz giysiler sarı bir renk almaya eğilimlidir. Bazı deterjanlar ise çamaşır liflerinde ekstra mavi ışığı yansıtan tozlar bırakıyor. Bu şu anlama geliyor sarı renk hala orada duruyor sadece mavi parlaklığın dengesi yüzünden daha az görünür durumda. Flüoresan beyazlatma ajanları (FWAs)1929’da keşfedildiklerinden beri çok uzun zamandır doğada kullanılıyor. Örneğin insan dişi de benzer bir kimyasal içeriyor. Ve bu ajanlar “beyazdan daha beyaz” bir efekt üretiyor.

Beyaz yüzey aslında bu ajanlar sayesinde üzerine düşenden çok daha fazla “belirgin” ışık yansıtıyor. Bunun nedeni normalde görünmeyen ve aslında bronzluğa ya da güneş yanığına neden olan kimyasallar UV ışınlarını alıyor. Sonrasında görünür olan mavi ışık gibi geri yansıtıyorlar.

Ticari açıdan bu etkiyi yaratmak için 90 civarında kimyasal üretildi.  Zaman içinde UV ışınları ve oksijene maruz kalma gibi durumlarla birlikte birçoğu etkisini yitiriyor. Yavaşça kimyasal değişiyor ve hatta bazıları az bir kitle üzerinde de olsa  insanlarda alerjik reaksiyonlara neden olabiliyor. Bu kimyasallara kağıt ve kozmetik endüstrisinde de yoğun bir şekilde rastlanabiliyor. Örneğin sarı saçlar için olan nemlendiricilerde parlaklığı artırıcı kimyasallar bulunuyor. Göz çevresine sürülen aydınlatıcılarda da bu kimyasallara rastlamak mümkün.

Ancak LED aydınlatma şimdi kimyagerlerin bu genel numarasını tehdit ediyor. Yeni lambalar deterjan şirketleri için bir sorun oluşturuyor çünkü flüoresan dışarıya verdiği ışıkla oluşmuyor. Flüoresan UV ışığını yansıtıyor ama LED lambalar dışarıya bir şey vermemeye eğilimliler. Yani bu partikülleri “parlatacak” bir şey bulunmuyor.

Bu şu anda, göreceli olarak küçük bir problem. Ancak LED lambaların popülerliğinin artışı ile bu durum hızla büyüyor. LED’ler geleneksel lambalara oranla çok daha uzun ömürlü ve enerji verimli bir seçenek sunuyorlar. Örneğin Las Vegas’ta son dönemlerde 40.000’in üzerinde sokak lambası LED’lerle değiştirildi.

LEUKOS’da basılan, Illuminating Engineering Society of North America gazetesindeki bilimsel bir makaleye göre Penn State’ten Dr. Kevin Houser’in önderliğinde yapılan deneylerde; insanların farklı tiplerdeki aydınlatmalarda beyaz kumaşları nasıl algıladığı araştırıldı. Deneylerde 39 kişiye bir kumaşın farklı seviyelerdeki FWAs içeren değişik parçalarının “beyazlığını” derecelendirmeleri istendi. Geleneksel lambaların altında hepsi iyi görünüyordu ancak LED lambaların “beyazdan daha beyaz” ektisini zayıflattığı kanıtlandı.

Araştırmacılar aynı zamanda; mavi skalada bazı kumaşların sararmasını önlemek için çok daha fazla ışık ekleyen “mavi pompalanmış” LED’lerin, kıyafetlerin daha beyaz görünmesi konusunda etkili olduklarını da buldu. Ancak FWAs’nın varlığı olsun ya da olmasın tüm nesnelerde aynı etkiyi buldular. Bu yüzden beyazları daha beyaz yapma yükü, ürünlerine daha fazla mavi ekledikleri takdirde, deterjan şirketlerinden lamba üreticilerine doğru kayabilir. Ancak bu senaryoda tüm beyaz nesneler aynı sonucu alıyo ki bu ideal olan sonuçlardan biraz daha az.

Bilim adamlarına göre en iyi seçenek LED lambaların içine UV ışığı eklemek. Böylece dünya beyaz tişörtlerinin gerçekte beyaz olup olmadığına dair rahat bir nefes alabilir. Çünkü bunu kimse söyleyemez.

Haber Kaynağı: http://www.telegraph.co.uk/technology/news/10781872/A-bright-future-why-your-white-shirts-will-look-dirty.html

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir